Tüylenme (Hirsutismus)
Normalden fazla tüylenme iki şekilde olabilir. Kadın vücudunda kadınlara özgü ince açık renkli kıllardaki genel artışa hipertrikozis adı verilirken erkek tipi tüylenmeye hirsutism denir. Hirsutism kabaca kadınlarda, olmaması gereken bölgelerde sert siyah renkte kıllanma olması demektir. Genelde yüzde şakaklarda, çenede, dudak, üstlerinde, meme başı etrafında, iki meme arasında, göbek çevresinde, kasık ile göbek arasındaki orta hatta, bacakların iç yanında, sırtta, kalçalarda ve kasıklarda yoğundur.
Vücut Kıllarının Genel Yapısı
Hirsutism androjen adı verilen erkeklik hormonlarının artışı sonucu veya kıl foliküllerinin androjenlere olan duyarlılığında artışa bağlı gelişir ve akne (sivilce) çoğunlukla eşlik eder. Androjen kadınlarda erkeklere göre çok daha düşük seviyelerde bulunur. Kıl kökleri (follikül) androjenlere karşı duyarlıdırlar ve avuç içi ve ayak tabanı dışında bütün deride bulunur. Bu follikülllerin sayısı genetik yapıya bağlıdır. Kıllar aslında sürekli büyümezler. Dinlenme ve dökülme evreleri vardır. Bu evreler;
- Anagen: büyüme evresi
- Katagen: hızlı gerileme dönemi
- Telogen: istirahat dönemi
Dinlenme dönemindeki kıllar kıl köküne hafif tutunmuş durumdadır. Alttan yeni kıl gelişimi başlar. Yeni kıl bu evredeki kılı yavaş yavaş yukarı doğru iter. Yukarı doğru ilerleyen eski kıl kökten tamamen ayrılır. Bu aşamadan sonra dökülür.Kılın bulunduğu vücut bölgesine göre büyüme fazı farklı sürelerde gerçekleşir. Büyüme fazı örnek olarak saçlarda uzundur ve bu süre 2-5 yıl kadardır. Aynı alanda bulunan kıl folikülleride birbirinden farklı dönemlerde bulunur. Yani bir bölgede hem anagen, hem katagen ve hem de telogen safhasında kıl bulunur. Bu nedenle tüm kıllar aynı anda dökülmezler.
Hormonal etkiye göre ise kıllar 3 kısma ayrılır;
- Nonseksüel kıllar (kirpik, kaş, kol, bacak)
- Her iki cinsete de olan kıllar (koltukaltı, kasık, kafa)
- Erkek tipi (bıyık, kulak, burun, göğüs, göbek)
Erkeklik hormonları kılların daha koyu ve sert olmasını sağlar. Bu değişim geri dönüşümsüzdür. Bazen erkek tipi kıllanma yani hirsutism hormon dengesi tamamen normalken ortaya çıkar. Burada hormon düzeyleri normal olmasına rağmen kıl köklerinin bu hormonlara olan hassasiyeti artmıştır. Hastaların büyük kısmı bu gruba girer. Hormonal bir patolojinin olmadığı bu duruma idiopatik hirsutism adı verilir. Hastalar normal adet görürler. İdipatik hirsutism de erkeklesme (virilism) belirtileri olmaz. Bunlar seste kalinlasma, erkek tipi saç dökülmesi gibi belirtilerdir. Dökülmedikleri için o bölgede her zaman kıl gözlenir.
Tüylenme Yapan Nedenler ve Tedavi Süreci
- Genetik (ırk, ailesel, kişisel farklılıkları)
- Fizyolojik (erken ergenlik vb.)
- İlaçlara bağlı (endometriozis tedavisinde kullanılan danazol , androjen içeren çeşitli ilaçlar bazı doğum kontrol ilaçları da)
- Böbrek üstü bezinin fazla çalışması ve tümörleri (Konjenital adrenal hiperplazi, Cushing sendromu )
- Yumurtalıklara bağlı nedenler;
- Polikistik over (PCO)
- Hormon salgılayan over tümörleri
- Hipertekozis ( yumurtalıklardan aşırı androjen salgısı sonucu tüylenmede artışın yanında ses kalınlaşması, büyük dudakların normalden fazla büyümesi gibi erkeksi yönde (virilizan) değişiklikler de olabilir.
- Tiroid hastalıkları
- Hipofiz bezi hastalıkları
- Çift cinsiyet
Tedavi öncelikle sebebe yöneliktir. Tedaviyle erkeklik hormonunu baskıladıktan sonra mevcut fazla kılların yok edilmesi gerekir. Bu amaçla epilasyon, laser gibi yöntemler kullanılır. Tedavi var olan kılları azaltmaz. Sadece yenilerinin çıkmasına engel olabilir. Polikistik over sendromunda ise androjenleri baskılayacak tedavi uygulanabileceği gibi çocuk sahibi olmak isteyenlerde yumurtlama tedavisi de uygulanabilir. Ayrıca, bu hastalarda insülin hormonuna karşı bir direnç bulunması nedeniyle bir diyabet ilacı olan Metformin de faydalı olabilir (Bakınız polikistik over sendromu). Sebebi bulunamayan idiopatik hirsutismus olgularında da androjenlerin baskılanması ve kıl foliküllerine direkt etkili tedaviler kullanılabilir. Hirsutismus tedavisinde önemli noktalardan biri tedavi süresidir. Unutulmaması gereken, kıl foliküllerinin belirli ömürleri olduğudur. Androjenlerin etkisiyle kalınlaşmış ve koyulaşmış kılların geri dönüşümü yoktur. Bu nedenle, tedavinin etkisinin görülmesi için bu kalınlaşmış kılların yaşam siklusunun bitmesi beklenir ve bu da 6 ay veya hatta daha fazla sürebilir. Yeni çıkacak tüyler daha ince ve açık renkli olacağından tedavinin etkisi ancak bundan sonra ortaya çıkar. Tedavi yapılmadan epilasyon gibi bir yöntemle tüylerin yok edilmeye çalışılması faydalı olmayacaktır, çünkü yeni çıkan tüyler de androjen etkisinde olacağından yine aşırı tüylenme gözlenecektir. Ancak, tedaviye başladıktan bir süre sonra yapılan epilasyon başarılı sonuç verir. Bu süre tedaviniz sırasında doktorunuz tarafından belirlenir.